Cumhuriyetimizin kuruluşunun 98. yılını hep birlikte kutlamanın mutluluğu, coşku ve heyecanı içerisinde; sizleri sevgi ve muhabbetle selamlıyorum.
Bilindiği gibi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, tüm imkansızlıklara rağmen, büyük bir inanç ve kararlılıkla yürütülen Kurtuluş Savaşımız, tarihte eşine az rastlanır bir zaferle sonuçlanmıştır. Ve bu zafer, Cumhuriyet’le taçlandırılarak, tarihimizin en büyük dönüm noktalarından birisi olarak gerçekleştirilmiştir. Cumhuriyet rejimi; demokratik, laik ve sosyal hukuk devletini gerçekleştirme inancının temel dayanağı olmuştur.
Millet egemenliğine dayanan Cumhuriyet idaresi, Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkese fert olma hakkını vermiş ve sorumluluğunu yüklemiştir.
Üzerinde bulunduğumuz coğrafya tarihin her döneminde politik, stratejik ve ekonomik cazibe merkezi olmuştur. Bu nedenle zorlu bir coğrafya olarak bilinmektedir. Yaşadığımız bu zorlu coğrafyada var olabilmenin, büyümenin, güçlü ve mutlu olabilmenin temel koşulu birlik ve beraberlik bilincine sahip olmaktır. Aziz milletimiz gücünü ve bekasını sağlayan enerjisini birlik, beraberlik ve kardeşliğinden almaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti; Bağış, lütuf veya hediye değildir. Herşey den önce inancın, imanın ve yılmaz bir iradenin eseridir. Haklı ve haysiyetli bir Milli Mücadele'nin karar ve kıvancıdır.
Cumhuriyet’in ilanı büyük bir atılım, kutlu bir başlangıç, tarihi bir karar anıdır. 29 Ekim 1923 tarihi, diriliş ve yükseliş eşiğidir. Türkiye Cumhuriyeti zalime korku, mazluma güven vermiş, milli birlik ve beraberliğin güvencesi haline gelmiş, milli mücadelenin taçlanmış ve gönüllere taht kurmuş hali olmuştur.
Birlik ve beraberlik içerisinde Cumhuriyete sahip çıkmak, korumak ve yüceltmek hepimizin görevi ve boynumuzun borcudur.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ ün “Gençler ! Cumhuriyeti biz kurduk, onu yaşatacak ve yükseltecek olan sizlersiniz” ifadesiyle bu kutsal görev Türk Gençliğine verilmiştir.
Milletimiz Atatürk’ ün "Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır." Veciz sözüyle ifadesini bulan kararlılığını ilelebet sürdürecek ve devletimiz sonsuza kadar varlığını sürdürmeye devam edecektir.
Bu duygu ve düşüncelerle, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bu vatan için canlarını feda etmekten çekinmeyen aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor,
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 98. Yılını birkez daha en içten dileklerimle kutluyorum. Cumhuriyet Baryramımız kutlu olsun.